Her yıl 11 Aralık'ta dünya, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 2003 yılında kurulan Uluslararası Dağ Günü'nü kutlar; bu gün, dağların sürdürülebilir kalkınmadaki önemini vurgulamak ve çevreyi iyileştirme ve insan yaşamını destekleme konusundaki rollerine dair farkındalık yaratmak amacıyla belirlenmiştir. Suudi Arabistan, çeşitli topoğrafyasıyla, ülkenin doğal güzelliğine katkıda bulunan ve büyüyen turizm sektörüne önemli katkılarda bulunan birçok dağ sırasına ev sahipliği yapmaktadır. Bu dağlar, özellikle Tabuk bölgesinde, ekoturizm ve sürdürülebilir kalkınma için odak noktaları haline gelmiştir.
Suudi Arabistan'ın kuzeybatısında yer alan Tabuk bölgesi, bölgenin toplam alanının yaklaşık üçte birini oluşturan olağanüstü dağlık manzaralarıyla tanınır. Tersiyer jeolojik dönemine kadar uzanan bu jeolojik oluşumlar, Kızıldeniz'in oluşumuna neden olan tektonik levhaların hareketiyle şekillendi. Milyonlarca yıl boyunca, erozyon süreçleri bu dağları daha da şekillendirerek, doğal güzellik açısından zengin dramatik zirveler ve vadiler oluşturmuştur. Krallık ekonomisini çeşitlendirmeye ve küresel ziyaretçileri çekmeye çalışırken, Tabuk bölgesi hem doğal hem de kültürel mirası vurgulayan benzersiz bir destinasyon olarak öne çıkmıştır.
Tabuk'un dağları, özellikle Midyan Dağları ve Cebel el-Lavz, Suudi Arabistan'ın en etkileyici jeolojik özelliklerinden bazılarını temsil ediyor. Batı Yaylaları'nın kuzey kesimini oluşturan Midyan Dağları, genellikle 60 dereceden fazla olan dik yamaçları ve karmaşık jeolojik oluşumları ile bilinir. Hejaz Dağları, bölgenin merkezi ve güney kesimlerinde yer alır ve birbirine bağlı zirveler ile derin vadilerle eşit derecede engebelidir. Bu manzaraların çeşitliliği, Tabuk'u önemli bir turistik destinasyon haline getirmeye yardımcı olmuştur. Estetik çekiciliklerinin ötesinde, bu dağlar tarihi ve ekonomik önemi nedeniyle de önemlidir. Bölgenin doğal güzelliği, vizyoner projeler ve turizm sektöründeki yatırımlarla birlikte, Tabuk'u Suudi Arabistan'ın turizm stratejisinin önemli bir parçası haline getirmiştir.
Turizm değeri dışında, Tabuk'un dağları Krallığın ekolojik sürdürülebilirlik girişimleri için de hayati bir kaynak olarak hizmet etmektedir. Manzara, sadece doğa tutkunları için popüler bir cazibe merkezi olmakla kalmayıp, aynı zamanda Krallık'ın turizm ve çevre koruma alanında sürdürülebilir uygulamaları teşvik etme çabalarında da önemli bir rol oynamaktadır. Suudi Arabistan'ın 2030 Vizyonu'nun bir parçası olarak, bu bölgelerin geliştirilmesi ekonomik büyümeyi çevresel koruma ile dengelemek amacıyla önceliklendirilmiş ve bu alanlar sürdürülebilir dağ turizminin yaşayan örneklerine dönüştürülmüştür.
